Hodja Jewellery

Giyilebilir hazineler yaratmak için yola çıktık.


Kalıcı, zamansız ve özgün parçalardan oluşan koleksiyonlarımızla, modern teknikleri el işçiliği ile birleştiren bir hazine.


Günümüze şekil veren hikayeleri zamansız, şık, ikonik, el yapımı mücevherlere dönüştürüyoruz.


Bugün için yaratılan parçalar, gelecek nesiller için bir hazineye dönüşüyor.


Koleksiyonluk, çağdaş ve değerli hazinelerden oluşan koleksiyonumuz benzersiz olmak için oluşturuldu.


Anları yakalayan ve anılara eşlik edebilecek parçalar tasarlıyoruz.


Bu yüzden seri üretimi reddedip el işçiliğini tercih ediyoruz.


Nadir olanı, sıra dışı olanı önemsiyoruz.

Argun Dağçınar

Ben Argun Dağçınar. 


Çocukken babam bana efsanevi bir karakter, filozof, sufi ve bilge bir adam olan Nasreddin Hoca'nın hikâyelerini anlatırdı.


Hikâyeler bazen nükteli, bazen bilgece olurdu ve Hoca da çoğu zaman kendi şakalarının hedefi olur, derin hayat mesajlarını mizahla harmanlardı.

İşte bu yüzden babam işletmesine Hodja Kuyumculuk adını vermişti.

Nasreddin Hoca'nın maceraları gibi, Hodja Kuyumculuk da hayatı farklı yönleriyle gözlemler.

 

Tebessümle çalışmayı seven bir ekibiz. 

Aslında 1947'den beri gülüyor ve ebedi Anadolu motiflerini özgün, çağdaş tasarımlarımıza dönüştürüyoruz.


Anadolu ilham kaynağımız olmaya devam ediyor.


Kuzey Mezopotamya uygarlıklarından Yunan yerleşimlerine, Bizans'tan Anadolu Selçuklu Devleti'ne, Osmanlı'dan günümüz Türkiye'sine kadar Anadolu ana ilham kaynağımız olarak tasarımlarımızda kendini gösteriyor.


Bu coğrafya , farklı yaşam biçimlerine sahip, farklı uygarlıklara ev sahipliği yapmış ve bu uygarlıkların kendine özgü kurumları, mimarisi, sanatı ve zanaatkârlığıyla ön plana çıkmıştır.


Anadolu ruhuyla ayrılmaz bir bağımız var.


Anadolu'nun ruhundan ilham alarak mücevherler yaratıyoruz.

Hoca'nın kaygısız ruhunu parçalarımıza yansıtıyoruz.